Selçuk BAYRAKTAR ve Haluk BAYRAKTAR toplamda 5 milyar 296 milyon lira gelir vergisi ödedi. GİB- Gelir İdaresi Başkanlığı verilerine göre, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk BAYRAKTAR ve Baykar Genel Müdürü Haluk BAYRAKTAR , 2021'den 2024'e kadar arka arkaya en çok gelir vergisi ödeyen mükellefler olduklarını öğreniyoruz.
Selçuk Bayraktar, 2024 yılı vergilendirme dönemine ilişkin 2 milyar 767 milyon 587 bin lira, Haluk Bayraktar da 2 milyar 528 milyon 619 bin lira gelir vergisi ödeyerek ilk iki sırada yer aldı.
Baykar yöneticileri böylece son 4 yılda listenin zirvesinde yer almayı başardı.
Savunma ve havacılık sektörünün lider ihracatçısı olan Baykar'ın 2024 yılındaki cirosunun yüzde 90'ı ihracat gelirlerinden elde edildi.
Listede 4'üncü sırada 757 milyon 755 bin lira vergi tahakkuk eden Koç Holding Onursal Başkanı Mustafa Rahmi Koç: 10'uncu sırada da 372 milyon 720 bin lira vergi tahakkuk eden Rönesans Holding Onursal Başkanı Erman Ilıcak yer aldı.
İlk 100 mükellefin illere göre dağılımında, 75 isimle İstanbul ilk sırayı alırken, İstanbul'u, Ankara (10), İzmir (6), Gaziantep (5), Eskişehir (2), Bursa (1) ve Karabük (1) vergi rekortmeniyle izledi.
Kurumlar Vergisi listesinin ilk 3 sırasında bankalar yer aldı:
Listenin ilk sırası 25 milyar 296 milyon 492 bin 625 lirayla Garanti Bankasının oldu
İkinci sırada 20 milyar 838 milyon 196 bin 304 lira vergi tahakkukuyla Ziraat Bankası yer buldu.
Üçüncü sırada Kuveyt Türk Katılım Bankası da 12 milyar 71 milyon 499 bin 612 lirayla yer aldı.
Listede bankacılığın yanı sıra otomobil, madencilik, elektrik enerjisi üretimi, giyim, bakkal ve marketlerde yapılan perakende ticaret, hayvancılık ve sigortacılık gibi sektörlerde faaliyet gösteren kurum ve şirketler öne çıktı.
Bayraktar kardeşlerin Vergi Rekortmeni olmalarından dolayı hem onlar adına hem de ülkem adına son derece sevinçliyim ve son derece gururluyum…
Sebebine gelince. “Nereden nereye!..” dedirtecek bir yol hikayesini takdirlerinize sunmak istiyorum değerli okurlarım:
İç piyasaya yönelik sanayi ürünleri satarak elde edilen gelirlerden dolayı verilen vergilerle elde edilen vergi rekortmenliği döneminden Savunma Sanayiinde üretilen İHA ve SİHA ile benzeri üretimlerin dünyaya ihraç edilmesiyle elde edilen gelirlerle kazanılan bir Vergi Rekortmenliğini yaşıyoruz BAYRAKTAR KARDEŞLER sayesinde…
Bu noktada ALLAH nazarlardan saklasın diyoruz. Bu konumu kıskanan ve pazarlarına girmemizden dolayı şaşkınlık yaşayan uluslararası güçlerin provokasyanlarına gelmeyiz diyoruz… Neden mi böyle diyoruz:
Kayseri Uçak Fabrikası’nın hikayesini ya duymuşsunuzdur ya da bir yerlerde okumuşsunuzdur. İlk kuruluş adıyla TOMTAŞ- Tayyare ve Motor Türk Anonim Şirketi- 1926 yılında Kayseri'de kurulmuş Türkiye'nin ilk uçak fabrikasıdır. Fabrika 1928 yılında çeşitli nedenlerle kapanmış, 1931 yılında tekrar açılmış, 1950 sonrasında çeşitli nedenlerle üretim durmuştur.
TOMTAŞ 16 Şubat 1925 tarihinde Atatürk'ün, "İstikbal göklerdedir; çünkü göklerini koruyamayan devletler yarınlarından asla emin olamazlar." İfadesiyle kurulmuştur. Türk Tayyare Cemiyeti, kurulmasından yedi ay sonra Atatürk'ün talimatıyla uçak fabrikası girişimlerine başlamıştır.
Açılışı 6 Ekim 1926 tarihinde olan fabrika 50 Türk, 150 Alman personelle çalışmaya başlamış; eğitim için yurtdışına personel gönderilmiştir. Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki A-20, F-13, G-23 uçaklarının bakım onarım faaliyetlerine başlanmıştır. 1926-1927 arasında 30 adet A-20l ve 3 adet F-13 üretilmiştir.
3 Mayıs 1928'de fabrika kapatılmış ve Türk Tayyare Cemiyeti'ne devredilmiştir.
Milli Savunma Bakanlığına devredilen uçak fabrikasının 1931 yılında "Kayseri Uçak Fabrikası" ismi ile tekrar açılışı yapılmıştır. 1935 yılında 50 adet 3 farklı tip Türkkuşu imal edilmiştir. 1936 yılında Alman firması "Gothaer Waggon Fabrik A.G." ile lisans sözleşmesi yapılmış ve bir yıl sonra 45 tane Gotha 145 uçaklarından üretilmiştir. Yine 1937'de "Państwowe Zakłady Lotnicze" isimli Polonya firması ile sözleşme yapılarak 27 adet PZL P.24 tipi uçak üretilmiştir. 1940 yılında İngiliz "Philips And Powis Aircraft" şirketi ile anlaşılarak 24 tane Magister tipi uçak yapılmıştır. 1932-1942 arasında 133 uçak ve 27 planör imalatı yapılmıştır.
1942 sonrası Marshall yardımlarının da etkisi ile birlikte üretim durmuştur. 1950'de fabrika yapısı "Kayseri Hava İkmal ve Bakım Merkezi" olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Cumhuriyetin ilk uçak üretimi girişimi çeşitli aşamalardan geçerek bir sürecin başlangıcı olmuştur ve devlet projelerinin yanı sıra Nuri Demirağ gibi öncü isimlerin özel girişimleriyle ilerlemiştir. Sürecin dış faktörlerden etkilenmesi, dönemin savaş sonrası zorluklardan dolayı projeye gerekli özen gösterilememesi ve yan sanayinin olmaması gibi durumlar ilerlemeyi olumsuz etkilemiştir.
Bütün bu olumsuzlukların gerisinde elbette uluslararası güçlerin Türkiye’mizin kendi uçağını yapmaması konusundaki girişim ve engellemeleri belirleyici olmuştur.
1990’lı yıllarda İsrail’den satın alınan HERON-ların “Davul bizim boynumuzda fakat tokmak onların ellerinde!..” konumunu unutmayan Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin sahip çıkmasıyla kazanılan İHA ve SİHA-ların Libya, Mavi Vatan, Karabağ ve geçen günlerde Pakistan-Hindistan çatışmasında üstlendiği sorun çözücü kimliğinden dolayı dünyada yarattığı hayranlık sonucunda daha dün Japon yetkililerin konuyu görüşmek üzere ülkemize gelmelerinden insan guru duymaz da sevinç duymaz da ne yapar!..
Savunma Sanayiindeki üretimlerini dünyaya satarak/ihraç ederek kazandıkları gelirlerle Türkiye Vergi Rekortmenleri olan Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk BAYRAKTAR ve Baykar Genel Müdürü Haluk BAYRAKTAR kardeşleri gönülden kutluyoruz…
ALLAH yollarını açık etsin… Daha nice nice savunma araçları üretip dünyaya satarak yıllarca vergi rekortmeni olmaları dilekleriyle Türk Milleti adına kendilerini kutluyor ve teşekkürler ediyoruz… Sonsuz saygı ve sevgilerle…
KARŞI/YAKA’DAN… SEVGİLERİMLE…
Yorumlar
Kalan Karakter: