Bu yazımda sizlere Tanzimat’tan bu yana, emperyalist dünyanın telkinleri ve içimizdeki işbirlikçileri kanalıyla yavaş, yavaş milli ve manevi değerlerimizden uzaklaşıp, onların dümen suyuna nasıl girdiğimizi anlatmaya çalışacağım. Bizde batılılaşma cereyanı Tanzimat ile birlikte başlar. Cumhuriyet dönemi tarihçilerinin yere göğe sığdıramadıkları orijinal adı Gülhane Hattı Hümayunu olan Tanzimat fermanı, esasen Osmanlı için sonun başlangıcıdır. 2.Mahmud’un ölümüyle 17 yaşında tahta geçen Abdülmecid Han’ın tecrübesizliğini fırsat bilen İngilizler, Mason Mustafa Reşit Paşayı diledikleri gibi kullanarak, sonunda koskoca imparatorluğun dağılma sürecini başlatmış oldu.
1490 yılında İspanya’dan kovulan ve hiçbir Avrupa ülkesi tarafından kabul edilmeyen yüzbinlerce yahudi, 2. Bayezid Han’ın acıyarak müsamaha göstermesi sonucunda Selanik’e yerleştirildi. Sonraları İzmir’de ortaya çıkıp mesih olduğunu iddia ederek taraftar toplayan Sabetay SEVİ’nin padişah 4. Mehmet tarafından idama mahkum edilmesi ve canını kurtarmak için Müslümanlığı zorla kabul etmesi sonucu, Selanik yahudilerinin çok büyük çoğunluğu aynı yolu takip ederek, Yahudiliklerinden ve dinlerinden asla taviz vermeden müslüman olmuş gibi göründüler.
Jöntürklerin ve İttihat terakkinin bütün ileri gelenlerinin bu müslüman görünümlü yahudiler olduğu artık saklanamayan bir hakikattir. İmparatorluğun son yüzyılında olduğu gibi, cumhuriyetin kuruluşunda da bütün önemli mevkileri bu Selanik dönmesi gizli yahudiler tutmuşlardı. Osmanlı’yı yıkmak için Selanik’ten yola çıkan HAREKAT ORDUSU mensupları, birinci meclisin feshedilip 2. Meclisin teşkilinde de önemli rol oynadılar. Çok basit bir misal vermek gerekirse Lozan’da bizi temsil eden heyetin başında HAİM NAHUM adlı yahudi vardır. Türkiye’yi yöneten Sabetaycı güruhun Zafer diye yutturmaya çalıştığı ve milletin büyük çoğunluğu tarafından da zafer olduğuna inanılan Lozan antlaşması, esasında Türk milletini Anadolu’ya sıkıştırmanın yanında, bütün değerlerimizin yok edilmesi anlamı taşır. Zira, bize ait ne varsa terkettiğimiz, ülkemizi bölüp parçalayan emperyalist dünyanın kılık kıyafetini, kanunlarını, alfabesini, hatta ahlak ve kültürünü milletimize zorla kabul ettirmemiz bu antlaşma sonrasında vuku bulmuştur. Lozan antlaşması sonrasında hilafetin kaldırılmış olması bile tek başına bu antlaşmanın hezimet kabul edilmesi için yeter de artar bile. Bugün on milyon nüfuslu İsrail’e, iki milyar nüfusu olan İslam alemi GAZZE’den çekil diyemiyorsa bunun sebebi müslümanların başında bir liderin olmamasıdır.
Yakın tarihimizin kısa özeti şudur. Acıyarak aramıza aldığımız yahudiler, hristiyan dünyasıyla işbirliği içinde dünyanın en büyük ve ihtişamlı devleti olan Osmanlı imparatorluğunu yıkmayı başarmış, bu da yetmemiş, yeni kurulan devleti de istediği forma sokmayı becermiştir.Türkiye cumhuriyeti devletinin kuruluşunun her aşamasında yahudiler, masonlar ve sabetayistler vardır. İlginç olan Yunanistan ile 1923 yılında yapılan mübadele neticesinde, özellikle Selanik’te kalan dönmelerin tamamına yakını Türk isimleriyle ülkemize getirilmiş, Anadolu insanının kanıyla suladığı toprakların en kıymetli bölgeleri parsel, parsel bu dönmelere tahsis edilmiştir.
Çok basit bir misal daha vereyim. TÜSİAD denilen işadamları örgütüne girebilmek için Türkiye’nin en zengin adamı olmanız yetmez, yahudi, mason veya Sabetaycı olmanız gerekir. Ve dikkat ederseniz ince bir ayrıntıyı rahatça fark edebilirsiniz. Din, inanç, ahlak, vatan, millet denilince kuduran kim varsa Kemalizm maskesi arkasına gizlenen mason zihniyetli yahudi dönmeleridir. Esasında dönme ibaresi de doğru bir tanımlama değildir. Zira bunlar asla dönmemişler, sadece dönmüş gibi görünmektedirler. Mezarlıkları dahi ayrı olan, mezar taşlarında yahudi ve masonik semboller bulunan bu adamları sırf Türk ve müslüman ismi taşıyor diye bizden biri kabul etmek en büyük gaflettir.
Uzun sözün kısası milli ve dini hassasiyeti olan hiç kimse, Türk ve müslüman düşmanı bu mason ve yahudi artıklarıyla aynı kulvarda bulunamaz. Zira bu bir iman meselesidir. Cumhuriyeti kurmakla övünen CHP’nin genel başkanı Özgür ÖZEL, bütün Anadolu’ya meydan okurcasına, soyunun, sopunun Selanikli, Makedonyalı olduğunu, kendileriyle Anadolu insanının savaşının yüzelli yıldır devam ettiğini açıkça itiraf ediyor. Müslüman olduğunu iddia eden hiç kimse, Fatih sultan Mehmet Han’ın kabrini tekmeleyen, İstanbul’un göbeğine Türk düşmanı Makarios’un heykelini diken, Kur’anı kerime haşa Arap uşağının yaveleri diyen, İslam gelişmeye engeldir, biz Batılılar gibi hristiyanlığı kabul etmeliyiz diyecek kadar yüce dinimizden nefret eden, ninelerimizin başının örtüsünü jandarma baskısıyla açan, şapka giymeyi reddettiği için alimlerimizi idam eden, Kur’an okumayı yasaklayan, camilerimizi ahır yapan ve daha bir çok rezilliğin müsebbibi olan bir zihniyetin temsilcileri ile aynı yerde bulunamaz. Tek kelimeyle CHP ilk kurulduğu günden itibaren, din düşmanlığını şiar edinmiş, ittihat ve terakki kalıntısı, masonik bir örgütlenmedir. İman ve küfrün bir arada bulunması mümkün değildir. Uyanık olmak ve yakın tarihimizi iyi analiz etmek, milletimizin hakikatleri görmesini sağlamak en mühim vazifemizdir. Selam ve dua ile.
Yakın Tarihimiz ve Düşündürdükleri
İlhan Küçükdağ'ın kaleminden...
Yayınlanma :
02.09.2025 13:53
Güncelleme
: 02.09.2025 13:53


Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: