İyot eksikliği kansere neden olabilir
Pendik Medipol Üniversite Hastanesi’nden Diyetisyen Gizem Gençyürek, iyot eksikliğinin birçok hastalığın yanı sıra kansere de neden olabileceğini söyledi.
Yayınlanma :
13.10.2020 14:35
Güncelleme :
13.10.2020 14:35


Gençyürek, iyot eksikliğinin birçok hastalığın yanı sıra kansere de neden
olabileceğini söyledi.Çocuklarda zeka geriliğinin yanı sıra birçok sağlık
sorunuyla doğrudan ilişkisi olan iyot eksikliğinin kansere de neden
olabileceğini belirten Diyetisyen Gizem Gençyürek, “Bu eksiklik tiroid, meme ve
yumurtalık kanserleri gibi hastalıklar açısından da risk oluşturuyor. Türkiye
de iyot eksikliğine bağlı rahatsızlıklar açısından risk altında” dedi.Pendik
Medipol Üniversite Hastanesi’nden Diyetisyen Gizem Gençyürek, iyot eksikliğinin
birçok hastalığın yanı sıra kansere de neden olabileceğini söyledi. İyodun
vücudun işleyişinde önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Diyetisyen Gizem
Gençyürek, “İyot eksikliği birçok sağlık sorununa neden olabiliyor. Guatr ve
hipotiroid iyot eksikliğiyle doğrudan ilişkili rahatsızlıklardır. Bunun yanı
sıra iyot eksikliği olan kişiler, tirod, meme, yumurtalık ve prostat kanseri
gibi hastalıklar açısından da risk altındadır” ifadelerini
kullandı."VEJETARYEN VE VEGANLAR RİSK ALTINDA"Türkiye’nin iyot
eksikliğine bağlı rahatsızlıklar açısından risk altında olan ülkelerden biri
olduğuna değinen Diyetisyen Gizem Geçyürek, “İyot eksikliği açısından risk
altındaki kişiler; toprağı iyot açısından fakir olan ülkede yaşayanlar,
vejetaryen ve veganlar, iyotlu tuz kullanımı yapmayanlar ve hamilelerdir”
dedi.Gençyürek, “İyot, tiroid hormonlarının yapısında bulunan ve tiroid
hormonun sentezi için gerekli olan elzem bir elementtir. T3 ve T4 adlı tiroid
hormonlarının bileşenini oluşturan iyot, büyüme, gelişme, mental açıdan ve
vücudun günlük fonksiyonlarının yerine getirilmesi için yeterli düzeyde
alınmalıdır. İyot vücuda besinlerle ve su ile alınır. Diyete bağlı iyot
eksikliği, toprak ve suyun iyot içeriğinin düşük olduğu bölgelerde yaşayan
insanlarda sık görülmektedir. Günlük iyot ihtiyacı 150 mikrogramdır (mcg).
Gebelik ve emzirme dönemlerinde ise ihtiyaç artmakta ve günlük 200-300 mcg’ye
çıkmaktadır. Günlük iyot alımı 50 mcg’nin altında kaldığında tiroid bezi
fonksiyonlarını gerçekleştirememeye başlar ve guatr olarak adlandıran büyümeye başlar.
İyodun yeterli olarak vücuda alınmadığı durumlarda tiroid hormonunun sentezinin
bozulması sonucu çeşitli hastalıklar ortaya çıkar. İyot eksikliği dünyada
yaygın görülen önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu nedenle iyotlu tuz
kullanımına teşvik çalışmaları mevcuttur. İyot eksikliği, dünyada
hipotiroidizmin önde gelen nedenlerinden biridir” diye konuştu.HAMİLELİK
DÖNEMİNDE DİKKATİyot eksikliği birçok sağlık sorununa neden olabileceğini
belirten Gençyürek, “Guatr ve hipotiroid iyot eksikliği ile en ilişkili
rahatsızlıklardır. Guatr, boynun önündeki şişlik ile kendini belli eder ve
tiroid bezi büyüdüğünde görülür. Tiroid bezi, tiroid uyarıcı hormon (TSH)’dan
sinyal aldıktan sonra tiroid hormonlarını salgılar. Kan da TSH seviyeleri
yükseldiğinde tiroid bezi hormonlarını salgılamak için iyodu kullanır. Ancak
vücutta yeterli düzeyde iyot yok ise yeterli üretimi yapamaz ve tiroid bezi
daha çok çalışmaya başlar bu da hücrelerin büyümesine yol açarak guatra neden
olur. Guatr rahatsızlığı olan kişiler yutma ve nefes alma da zorluk yaşayabilir
hatta boğulma açısından risk altındadırlar. Çoğunlukla yeterli düzeyde iyot
alımı ile tedavi edilebilir” şeklinde konuştu."BU HASTALIKLARA SEBEP
OLABİLİR"İyot eksikliği olan kişilerin risk altında olduğu hastalıklara
dikkat çeken Gençyürek, “Bu kişiler; tiroid kanseri, meme, yumurtalık, prostat
kanseri için risk altındadır. Kadınlarda kısırlık, gebelerde düşük, erken
doğum, ölü doğum, konjenital anomalilere neden olabilir. Çeşitli otoimmün
hastalıklar, çeşitli zihinsel hastalıklar, gelişim çağındaki çocuk ve
bebeklerde eksikliği ise; fiziksel gerilik ve zekâ geriliğine neden
olabilmektedir” dedi."YEMEK PİŞTİKTEN SONRA TUZ EKLEYİN"Türkiye’nin,
iyot eksikliğine bağlı rahatsızlıklar açısından risk altında olduğunu hatırlatan
Gençyürek, iyotlu tuz kullanımına özen gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak,
“Tuz içerisindeki iyot kaybını en aza indirmek için; saklama sırasında, iyotlu
tuz serin ve kuru yerde, ışık almayan ortamda ve koyu renkli cam kavanozlarda
saklanmalıdır. Pişirme esnasında ise, tuz yemeklere pişirme sonrasında
eklenmelidir” diye konuştu.EN ZENGİN İYOT KAYNAĞI: DENİZ ÜRÜNLERİTuzlu su
balıkları ve kabuklu deniz ürünlerinin iyodun en iyi kaynağı olduğuna dikkat
çeken Gençyürek, bu besinleri şöyle sıraladı:“Doğal iyot kaynağı besinlerden
bir veya birkaçı günlük beslenmemizde mutlaka yer almalı. Ancak iyot eksikliği
veya iyot eksikliğine bağlı rahatsızlıkları olan bireylerin günlük alım
miktarı, kişinin günlük ihtiyacına ve varsa eşlik eden hastalık/hastalıklarına
göre dengeli şekilde bir beslenme uzmanı tarafından ayarlanmalıdır. İyottan en
zengin besinler arasında ton balığı, morina balığı, mezgit balığı, deniz
börülcesi, karides ve ıstakoz, yumurta, patates, süt ve süt ürünleri, kuru
erik, kızılcık, iyotlu tuz yer almaktadır.”KİMLER NE KADAR İYOT ALMALI?İyot
gereksiniminin nasıl olması gerektiğini anlatan Gençyürek, sözlerini şöyle
tamamladı:“Yetişkin erkek ve kadınlarda, 150 mcg; gebe ve emzikli kadınlarda;
ortalama 250 mcg; 5 yaşına kadar olan bebek ve çocuklarda yaklaşık 100 mcg;
6-12 yaş arası çocuklarda 120 mcg ve 12 yaş üstü çocuklar için 150 mcg’dir.
İyotlu tuzun 1 gramında yaklaşık 70 mcg iyot bulunmaktadır. Dolayısıyla günlük
2 gr iyotlu tuz kullanımı neredeyse yetişkin bireyler için günlük iyot
ihtiyacını karşılamaktadır.”
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: