Ebeveyn kaygısı çocukların okul korkusunu tetikliyor
Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ilgın Başaran, yeni eğitim öğretim yılının başlamasını heyecanla karşılayan hem öğrencilerin hem de velilerin kaygılarını giderecek öneriler sundu. Her çocuğun gelişim hızının kendine özgü olacağının altını çizen Başaran, ebeveynlerin çocuklarının özelliklerini sınıf öğretmeni ile paylaşması gerektiğini söyledi.
Yayınlanma :
06.09.2019 12:23
Güncelleme :
06.09.2019 12:23


Anne ve babaların, çocuklarının bu süreci atlatmasında en büyük destekçileri olması gerektiğini ifade eden Başaran, "Onların da bu duruma hazır olmaları gerekli. Bu nedenle karşılaşılabilecek sorunları önceden belirleyip baş etme stratejileri geliştirmeleri lazım. Tatil sonrası okula dönüş zor olabilir ve çocuklarınızın kaygı düzeyi artabilir. Aşırı ilgili olmak ya da ilgisiz davranmak çocuklarınızın duygusal durumlarını etkiler. Hele bir de yeni okul, yeni öğretmen, yeni sınıf arkadaşları söz konusu ise çocuğunuzun kaygı düzeyi artabilir. Doğal olarak da kaygı öğrenmeyi etkiler" diye konuştu.
"Her çocuğun gelişim hızı farklı"
Her çocuğun gelişim hızının kendine özgü olacağının altını çizen Başaran, ebeveynlerin çocuklarının özelliklerini sınıf öğretmeni ile paylaşması gerektiğini söyledi. Başaran, "Her ne kadar aynı yaş grubunda olanlar gelişimsel olarak benzer özellikler gösterseler de hiçbir çocuk birbirinin aynı değil. Her çocuğun gelişim hızı kendine özgü olur. Okullardaki eğitim hedefleri dikkate alındığında çocukların çoğu bu hedeflere ulaşabilir. Ancak bazı çocuklar bu hedeflere daha geç, bazıları daha erken ulaşabilir. Eğitim hedefleri ile birlikte okullar, tüm öğrencilere kendi potansiyellerini geliştirebilecekleri uygun deneyimler sunacaktır. Siz anne ve babalar çocuklarınıza erken eğitim olanaklarını sağlayarak, sağlıklı beslenmelerine dikkat ederek ve güvenli bir ortam sağlayarak katkıda bulunabilirsiniz. Bu da sizin eğitim sürecine aktif olarak katılımınız ile sağlanabilir. Ayrıca çocuklarınızın özelliklerini öğretmeni ile paylaşın. Her çocuğun ev yaşamı farklıdır, ancak çocuk evde de öğrenmeye devam eder. Ailesi ve arkadaşları ile birlikte korumalı bir öğrenme ortamı sağlandığında, düşünme, duyumsama ve anlama kapasitesi artar. Sonuç olarak anne ve babalar çocuklarının okulları ile ilişki kurmalı, çocuklarının özeliklerini sınıf öğretmeni ile paylaşmalı ve öğretmenlerinden geri bildirim almalı" dedi.
"Ailenin kaygısı çocuklara geçmesin"
Yeni bir okul ve yeni bir ortamın çocuklarda neden huzursuzluk oluşturduğunu da anlatan Dr. Başaran, "Çocuklar, 'Ben şimdi ne yapacağım; ya başaramazsam; ya kötü notlar alırsam; ya yanlış yaparsam; ya benimle alay ederlerse veya beni sevmezlerse' gibi duygu ve düşüncelere kapılabilir. Bu duygularla başa çıkabilmeleri için çocuklarımızı yeni ortamlara önceden hazırlamalıyız. Özellikle ilköğretim çağındaki çocuklar anne ve babalarının duygularını referans olarak alır. Onlara ilk haftalarda olabildiğince sakin günler yaşatmaya çalışmalı. Çocuklarımız okul ortamında ne kadar mutlu ve huzurlu olurlarsa o kadar çok hevesli olarak okula gidecekler, derslerine yoğunlaşabilecekler ve başarıları artacaktır" bilgisini verdi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: