CHP İzmir İl başkanı Aslanoğlu'ndan genel merkeze karşı aday operasyonu

İzmir il başkanı Aslanoğlu’nun geçtiğimiz haftasonu gündeminde Aliağa ve Menemen olduğu öğrenildi. Aslanoğlu önce Aliağa adaylarını İl başkanlığına  davet ederek kendi istediği Barış Eroğlu etrafında birleşmeleri gerektiğini “Genel merkezin adayı Barış Eroğlu ,lehine çekilirseniz meclis üyesi olursunuz” dediği ifade edildi.

Aslanoğlu daha sonra Menemen aday adayları ; Tahir Şahin, Ali Kemal Elitaş , Ömer Güney ve Deniz Karakurt’u davet ederek “genel merkezin adayı Tahir Şahin, Şahin lehine çekilirseniz meclis üyesi olursunuz” diyerek telkinde bulunduğu görüşmeye giden adaylar tarafından hem basına hem de kamuoyuna aktarıldı. 

İl başkanı Şenol Aslanoğlu’nun tüm bu görüşmelere eski il başkanı , Parti sözcüsü ve İzmir millletvekili Deniz Yücel  ile yine İzmir  milletvekili Murat Bakan’ın da olduğu öğrenildi. Bu çerçevede Aslanoğlu
‘nun bu operasyonu her iki milletvekilinin talimatları ile mi yapıyor.

İşte CHP genel merkez yöneticilerinin yanıtlaması gereken soruların başında ;

• MYK tarafından bu iki ilçeyle ilgili Deniz Yücel ve Murat Bakan’a özel görevlendirme mi yapıldı?
• Bu görevlendirmede talimatların uygulanması ve yerine getirilmesinde il başkanı Aslanoğlu’na yetki verildi?
• İl başkanı Şenol Aslanoğlu , Deniz Yücel ve Murat Bakan ile birlikte genel merkeze karşı adeta “işgüzarlık” yapamaya mı çalışıyorlar.
• Yoksa Aslanoğlu, Yücel ve Bakan’ın Ailiağa’da Barış Eroğlu , Menemen’de 38.Kurultayda bir tv kanalında canlı yayında değişimcilere “vatan haini” diyebilecek kadar cesaret gösteren Tahir Şahin ile aralaraında “çok özel bir bağ mı var?”

Bilindiği gibi parti üst yönetimi olan Merkez Karar ve Yürütme Kurulu (MYK) neredeyse her hafta toplanıyor ve süreçle ilgili değerlendirmeler ve gerekli açıklamalar yapılıyor. Ardından da Parti Meclisi toplanarak kararları oylayarak uygulamaya geçiriyor.

Durum böyle olunca genel merkez tarafından böyle özel bir görevlendirme olsaydı zaten genel başkan Özgür Özel , genel sekreter Selin Sayek Böke  ve örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Ensar Aytekin’in imzası ile deklare edilir böyle bir tartışmaya da gerek kalmazdı.

İzmir kamuoyunda ister istemez yukarıda sorulan soruların cevabını genel merkezden ve parti yöneticilerinden öğrenmek istiyor.