YAŞAMAYA ENGEL YOK
Ailesinin desteği ve azmiyle önce zihindeki sonra toplumdaki engelleri aşan, eğitimini tamamlayan, iş hayatında yer alan Gaziemir Belediyesi’nin kursiyeri down sendromlu Tolga Erdek, herkese örnek oluyor.
Yayınlanma :
03.12.2019 09:57
Güncelleme :
03.12.2019 09:57


Engelli vatandaşlar; sağlık, eğitim, istihdam, ulaşım ve bilgi edinme gibi temel hizmetlere erişimde büyük zorluklar yaşıyor. Engelli bireyler dünyanın en ötekileştirilmiş grupları arasında yer alıyor. Toplumsal önyargılar ve insanların bilinçsizlik düzeyi, engelli bireylerin fark edilmelerinin ve hayata katılmalarının önünde büyük bir engel. Tüm bu olumsuzluklarla karşılaşan engelli bireyler ve aileleri kendini toplumdan soyutluyor, eve kapanıyor. Ancak tüm bu engelleri aşıp kendi hayat hikâyesini başarıyla yazanlar da oluyor. Tıpkı büyük zorlukları aşarak eğitimini tamamladıktan sonra Gaziemir Belediyesi’nin taekwondo kursuna katılan 32 yaşındaki Tolga Erdek ve ailesi gibi.
‘Kitaplarda okuduğumuz başımıza geldi’
İlk çocukları 8 yaşına gelince tekrar çocuk sahibi olmaya karar veriyor Gülay-Mustafa Erdek çifti. Anne yeni bir bebeğe kavuşmanın, baba ise evde tekrar bir bebek sesi yankılanmasının, minik bir varlığı tekrar kucağına almanın heyecanıyla gün sayıyor. Çiftin ilk çocukları, abla olmanın heyecanı ile kardeşinin elinden tutup onu gezdirmenin hayalini kuruyor. Dokuz ayın sonunda doğum başlıyor. Doğumhane önünde heyecanla bekleyen baba, hemşire ve doktorların hareketlerinden bir sıkıntı olduğunu fark ediyor. Doktorlarla konuştuktan sonra gerçeği öğrenen Mustafa Erdek “Kitaplarda okuduğumuz; ancak hiç başımıza gelir mi, diye düşünmediğimiz bir olay olmuş, çocuğumuz down sendromlu olarak dünyaya gelmişti” diyor.
Gerçekle yüzleştikten sonra hayatı sorgulayan Erdek, eşine gerçeği söylememek gibi bir çözüm üretiyor. Dört ay boyunca eşinden gerçeği saklıyor. Ancak Tolga büyüdükçe anne bir şeylerin farklı olduğunu anlıyor. Mustafa Erdek o süreci şöyle anlatıyor: “Dört ay süren tiyatro, eşimin gerçeği anlamasıyla drama dönüştü. Eşimin de gerçekle yüzleşmesi, tekrar bir yıkım yaşamamıza neden oldu. Bu süreçte ‘Tanrım neden bizim çocuğumuz’ sorusunu sorup durduk. Bu sorunun yanıtını almak çok uzun zaman aldı. Sonra ‘Niçin bizim çocuğumuz böyle olmasın ki’ diye düşündük.”
Ailenin desteği, Tolga’nın azmi
Şaşkınlık, güvensizlik, suçluluk, acı ve üzüntü gibi duyguların üstesinden gelen aile, çocukları için neler yapabileceklerini araştırarak harekete geçiyor. Aile; çocuklarının fiziksel, psikolojik ve sosyal yönden gelişimini desteklemek için özel bir çalışma yapıyor. Ailesinin desteğini arkasına alan Tolga, büyük bir azim sergileyerek kendi yaşam hikâyesini yazıyor. Tüm zorluklara rağmen okul hayatını başarıyla tamamlayıp ekonomik hayatta da yer almayı başarıyor. Özel bir şirkette çalışıyor, spor ve sanat etkinlikleriyle de sosyal hayatın içinde yer alıyor. Gaziemir Belediyesi’nin taekwondo kursuna katılıp herkese örnek oluyor. Haftada iki gün düzenlenen taekwondo kursunda eğitim alan Tolga sempatik yapısıyla arkadaşlarının sevgisini, başarılı performansıyla antrenörlerinin takdirini topluyor.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: