SARAY İZMİR’İN HAKKINI VERMİYOR
Dar gelirliyi ev sahibi yapmak için yola çıkan TOKİ’nin, yeşil ve yaşam alanlarının yanı sıra deniz alanını da sattığını vurgulayan CHP’li Beko, TOKİ’nin İzmir’de yaptığı haksız ve hukuksuzluklara dikkat çekti.
Yayınlanma :
11.07.2020 14:25
Güncelleme :
11.07.2020 14:25


içinde kalan rekreasyon ve açık spor alanlarının satılmasına tepki gösteren CHP
İzmir Milletvekili Kani Beko, “İmar planına göre yeşil alan ve halkın olan
yerler birilerine peşkeş çekilmek üzere satışa ve kiraya çıkarılıyor. Üstelik
bu yerlerin bir bölümü, denizin içinde kalıyor. Oy için duvar açılışı yapan Ak Parti
iktidarı döneminde denizin de satıldığını gördük” dedi. Konuyu değerlendiren Beko, imar
planına göre yeşil alan olan yerlerin, bir bölümünün de denizin içinde
kaldığına dikkat çekti. Denizin hiç kimsenin mülkiyetinde olmadığını satış
kararının iptalini ve TOKİ’nin bundan sonra ranta bulaşmaması uyarısında
bulunan Beko, nüfusu İzmir’den daha az olan Konya’da 102, Trabzon’da 78 toplu
konut projesinin yapıldığı örneğini vererek, bu oranlar karşısında İzmir’e
yapılan haksızlığın ortada olduğunu söyledi. “AK Parti, İZMİR’E
HAKSIZLIK YAPIYOR” Anayasaya göre herkesin sağlıklı bir
çevrede konut edinme hakkı olduğunu kaydeden ve bu iş için görevlendiren devlet
kurumunun TOKİ olduğunu hatırlatan Beko, TOKİ’nin garibanın değil iktidar
yandaşlarına çalıştığını ve İzmir’e karşı ayrımcılık yaptığını ileri sürerek,
“Yani dar ve orta gelirlilere, garibanlara başlarını sokacak ev yapacak kurum
olan TOKİ’nin, hangi kentte kaç projeyi hayata geçirdiğine bakıldığında, hiç de
dar gelirliye destek verecek projelere imza atmadığını görüyoruz. Ankara’da
268, İstanbul’da 229 toplu konut projesi tamamlanmış. Oysa Ankara ile aşağı
yukarı aynı nüfusa sahip İzmir’de yapılan proje sayısı sadece 56. İzmir’e
yapılan haksızlık ortadadır. İzmir’de toplu konut yapma konusunda partizanca
davranan TOKİ; arsa satma konusunda ise daha farklı bir yol izliyor” sözleriyle
tepki gösterdi. “Ak Parti’nin İzmir’deki rant aşkını Bornova Hacılarkırı’ndan
biliyoruz!”TOKİ’nin İzmir’e karşı tutumunu
Bornova Hacılarkırı örneği üzerinden de eleştiren Beko, TOKİ’nin arsa satma
konusuna dikkat çekerek, yaşamsal alanların iş merkezlerine dönüştürüldüğünü
belirterek, “Hacılarkırı’nda 136 bin metrekarelik alan Askeri Bölge’den
çıkarılarak Maliye Bakanlığı’na devredildi. Maliye Bakanlığı da bu alanı
TOKİ’ye devretti. TOKİ’de yine kendi yetkisini kullanarak yeşil alan olan ve
içinde ağaçların bulunduğu bu arazinin imar planını değiştirdi. Yeni planlarda
söz konusu arazi, konut dışı kentsel çalışma alanı olarak ilan edildi. 5 kata
kadar imar hakkı verildi. Arazi içindeki yeşil alanlar, bisiklet yolları iptal
edildi. Onların yerine akaryakıt istasyonu izni verildi ve Hacılarkırı’ndaki arazi
bu yeni planla ne yazık ki satıldı” bilgisini paylaştı.“Yaşanan
hukuksuzluklarını günü geldiğinde soracağız”Aliağa ve Narlıdere ilçelerinden de
örnekler veren Beko, yasada, ‘Kamu hizmetlerine ayrılan yerler ile Maliye
Bakanlığınca değişik ihtiyaçlarla talep edilen taşınmazların bedelsiz olarak
Hazineye iade edilir.’ şerhi bulunduğunu hatırlatarak, “Yani, TOKİ diyor ki,
kamu tarafından kullanılması ve bedelsiz olarak hazineye terk edilmesi zorunlu
olan bir alanı, satışa çıkarıyorum’ demek istiyor ve satıyor. Bu kabul
edilemez. İktidarın ayak oyuncusu olan TOKİ’yi yakından takip etmeye ve haksız,
hukuksuz satışlarını deşifre etmeye devam edeceğiz. Bunların hesabını CHP
iktidarında ve hukuk önünde bir bir soracağız.” “Ak Parti’nin derdi İzmir’i
de İstanbul gibi betona gömmek!”İmar planına göre yeşil alan ve
yurttaşın yaşam alanı olan yerlerin TOKİ
aracılığıyla birilerine peşkeş çekilmesini İstanbul’dan da çok iyi bildiklerini
belirten Beko, “Karşıyaka’da da aynı durumun benzerini görüyoruz. Yurttaşın
yaşam alanı yandaşa peşkeş çekiliyor. İstanbul’u uzun yıllardır yöneten siyasi
iktidarın artık peşkeş çekecek yer bulamadığı için gözünü İzmir’e diktiğinin de
farkındayız. Ancak buna izin vermeyeceğiz. Salgın döneminde yurttaşa hizmet
odaklı çalışmalarıyla toplumun güvenini kazanan belediyelerimize yönelik
iktidar ve ortağı tarafından üretilen algı çalışmasını da görüyoruz. İktidarın
İstanbul’da kentsel dönüşüm adı altında bina dönüşümü yaptığını ve deprem
toplanma alanlarına yapılan AVM’lerin etkisini yağan yağmurda çok iyi
görüyoruz. Bu konuda konuşamayanların her fırsatta İzmir’i ve başkanımız Tunç
Soyer’i hedef alması en basit ifadeyle ikiyüzlülüktür. Her alanı para olarak
gören ve betona gömen iktidar yağmur yağdığında oluşan manzarayı doğal felaket
olarak açıklarken İzmir’de yaşanan sel felaketini dahi siyasi malzeme olarak
kullanmaya çalışıyor. Ancak yurttaşımız artık her şeyin farkında! İlk seçimde
gideceğini gören iktidar; ülkenin havasını, suyunu, toprağını, doğasına olan
saldırısını daha da arttırıyor. Ancak ne kadar çabalarsa çabalasın artık yolun
sonu göründü. Tüm gücümüzle yaşam alanlarımıza olan saldırılara karşı
mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: