
Bu kapsamda çalışmaların sürdürüldüğüne işaret eden Demir, "Bir avuç tohumla geleneksel tarım yöntemleriyle ekmek çıkardık. Bu sene iyi bir rekolte aldığımızı düşünüyoruz. Bu tohumları tekrar ekmeyi ve çoğaltmayı hedefliyoruz. Bunu yaparken de çiftçilere nasıl para kazanacaklarını, toprağı nasıl iyi koruyacaklarını öğretiyoruz" dedi.SORGÜL İLE KADIN İSTİHDAMINA DESTEKDemir, kadın istihdamı konusunda kendilerine destek veren Aile,
Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a teşekkür etti.Projede 310 kadın, 24 kadın mühendise ulaştıklarını dile getiren
Demir, bu kadınların istihdam edildiğini, büyük bir zincir oluşturduğunu
aktardı."UNU EKMEK HALİNE GETİRİP SAĞLIKLI
EKMEĞE DÖNÜŞTÜRMEK İSTİYORUZ"Bu buğday ile ekmek yapmaya başladıklarını anlatan Demir,
"Yıllar önce Sorgül'den ekmek yapıldığını çok duyuyorduk. Hem çok lezzetli
hem de kokusunun çok iyi olduğunu söylüyorlardı. Biz de denemek istedik."
diye konuştu.Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bu ekmeği daha önce yapan, yaşı gereği Sorgül buğdayını
tanıyan birçok kadına gidip, bunun reçetesini çıkardık. Bu buğdayı taş
değirmende öğütüyoruz. Buradan sağladığımız unu ekmek haline getirip sağlıklı
ekmeğe dönüştürmek istiyoruz. Amacımız, Sorgül buğdayının kullanım alanlarını
keşfetmek ve deneyimlemek, nitelikli ürünlere dönüştürerek kadınlara sağladığı
faydayı artırmak.""BÜTÜN TÜRKİYE BİZDEN TOHUM İSTİYOR"Dünyanın en iyi durum buğdayının Mezopotamya topraklarında
yetiştiğine dikkati çeken Demir, "En önemli özelliği çok lifli ve protein
değerinin yüzde 17 olması. Türkiye'de bütün buğday çeşitlerinde bu oran 9 ile
11 arasında değişirken Sorgül yüzde 17 olarak çıktı. İlk çalışmalarımızda lifli
ve sağlıklı bir ekmek elde ettik. Üzerinde çalışmaya devam ediyoruz"
ifadelerini kullandı.Projeye "Topraktan Tabağa" hedefiyle başladıklarını,
hedeflerini kısmen hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadıklarını aktaran Demir,
projenin başta bölge olmak üzere bütün Türkiye'ye örnek olduğunu anlattı.Demir, yaşadıkları mutluluğu, "Bir annenin çocuğunu büyütüp
iyi bir yere geldiğini görmesi gibi" ifadesiyle anlatarak, şunları
kaydetti:"Bir avuç tohumla
başlayıp bugün buraya kadar bir fayda zincirine dönüşmüş bir ekosistem
yarattık. Türkiye'nin geleceği için önemli bir proje oldu. Bütün Türkiye bizden
buğday istiyor. Buğdayı paylaşmıyoruz. Bu buğday Mardin'de yetişen bir
buğday. Türkiye çok zengin, 12 bin 500 biyolojik çeşitliliği olan bir coğrafya.
Her yerde o yere ait tohum bulma şansları var. Her memlekette mutlaka
çoğaltılabilecek ve geleceğe miras bırakılabilecek bir tohum olduğunu
düşünüyoruz. O yüzden sadece Mardin'e özgü kalması için bu buğdayı
paylaşmıyoruz."
"EN GÜZEL EKMEK SORGÜL EKMEĞİ"Sorgül buğdayından geleneksel yöntemle tandırda ekmek yapan
kadınlardan Atiye Mungan (60),çocukluk döneminde ekmek yapılan buğdaydan tekrar
ekmek üretme imkanı bulduklarını söyledi.Bu buğday türünün tadı ve kalitesiyle çok beğenildiğini ifade
eden Mungan, "Çok eskiden Sorgül ekmeği yapıyorduk. Sonra tohumu bitti,
kayboldu. Şimdi yeniden çıktı. Yapıyor ve yiyoruz. En güzel ekmek Sorgül
ekmeği. Bol bol yiyin" dedi.Nurcan Eyyo ise böyle bir çalışmada yer almanın mutluluğunu
yaşadığını anlatarak, "Bu ekmeği daha önce annem ve anneannem yapıyordu.
ağlıklı olduğu için biz de yapmaya karar verdik. Son 3 yıldır bunun tohumu
gelişiyor. Çok güzel, kaliteli ve sağlıklı olduğu için çocuklarımıza da
yediriyoruz" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: