Beko, son zamanlarda İzmir’de çıkan yangınlara değinerek, “Yangın için önerge verdik. Bazı yerlerde başarılı da olduk. Lakin Danıştay kararları bile bazı yerlerde uygulanmadı Çeşme Ildır’da çıkan yangın öncesi imara açılacağını herkes konuşuyordu.”Nasıl imara açılacak ?” diye düşünürken haber aldım. Yola çıktım Balıklıova-Ildır yoluna girmek istedim lakin sağda ve solda alevler var. Başka yola baktım orada da var.Yangın boyunca 2 gün sabah kadar oradaydım. Vali ile bakanla, büyükşehir ile görüştüm, Çeşme Belediye Başkanı da benimle beraberdi. 5 Bine yakın aile tahliye oldu. Sabaha karşı yangın durdu ertesi gün çevreciler, köylüler iş makinelerindeki insanlarla kavga yapıyorlardı. Gürol porselen rüzgar gülü için yol açıyormuş . Çevre il müdürlüğünü aradım, 4 yıl önce 3 rüzgar gülünü oraya koyması germiyormuş, onda yapıyormuş . Biz dilekçe verdik, yürütme durdurma kararı aldık.Gürol porselen iflasın eşiğinde olduğu haberini adlım o rüzgar güllerini koymak zorundaymış bu haberi Almanya’dan aldım. Bu gibi durumlar çok üzücü şeyler. Çıkan her bir yangın bizim yüreklerimiz de yakıyor” dedi.
ATA VAGONU, ATATÜRK’ÜN İZLERİNİ TAŞIYOR
Alsancak İzban önündeki “Ata Vagonu “nun kaldırılmasını eleştiren Beko,” Ata Vagonu, Büyükşehir Belediyesi ve Devlet Demiryoları’nın kararıyla hayata geçirildi. Yer seçimi de ortak yapıldı. Atatürk’ün izlerinin olduğu bu vagon, oldukça önemli. Buradan kaldırmak istiyorsanız bunun yöntemleri var. Büyükşehir Belediye başkanı, İzmir milletvekilleri ile görüşülebilir ve ortak bir karar alınır. Lakin bakınca vagonun hemen arkasında bir mescit var . Kamuoyuna bir sorun bu vagonun kaldırılışını tek nedeni mescidin önünü kapatmasıdır.” Diye konuştu.
“AYASOFYA; İBADETE DEĞİL, SİYASETE AÇILDI”
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarının genelgeyle yasaklandığını hatırlatan Beko, “ Pandemi var sosyal mesafe ve maskeye dikkat etmeliyiz buna itiraz yok . Lakin 1071 Malazgirt Zaferi kutlanıyor, Ayasofya açılırken binlerce insan bir araya geldi. Ben hiçbir zaman dini siyasete alet ettirmedim ve asla düşünmüyorum. Koruma altına bir cami güzel bir cami . Zaten ibadet yapılıyor. Türkiye ve dünyadan yerli yabancı pek çok turist geliyordu. Korunması gereken çok önemli motifler var. Bana göre bu cami ibadete değil siyasete açıldı. Bunları korumamız gerekiyor. “ ifadelerini kullandı.
“5 BUÇUK MİLYON VATANDAŞIMIZ PANDEMİDE İŞSİZ KALDI”
Tüm dünyayı ve Türkiye’yi etkileyen pandemi döneminde pek çok ekonomik sıkıntı yaşandı. Uzun bir süre tüm dünyada hayat durdu ve uzun bir karantina dönemi başladı. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde çalışan fabrika işçileri, seyyar satıcılar, küçük esnaflar , müzisyenler, düzensiz sigortasız ve günübirlik işlerde çalışanların bu dönemde çok mağdur olduğunu söyleyen Beko, “Pandemi nedeniyle alınan tedbirlerde çok haklılar . Ancak pek çok sektörü bitmek üzere ve bu sektörlerde çalışan milyonlarca emekçi evlerine ekmek götüremeyecek duruma geldi. Devletin özellikle koruması gereken en korumasız güvencesiz kesimler ; sendikasız işçiler, küçük esnaf , seyyar satıcılar, müzik emekçiler, günü birlik işlerde çalışanlar. 5 buçuk milyon vatandaşımız gelirlerini bu dönemde kaybetti. Bu saymış olduğumuz arkadaşlarımız genelde gelir testi yaptıran ve genel sağlık sigortası primi ödeyen ve bu şekilde hastanelerden yararlanan insanlar. 6 milyon 200 bin kişi bu şekilde yaşıyor. Bu insanlar asgari ücretin üçte birini ödemesi gerekiyor fakat 2019 yılında devlet ve üniversite hastanelerinden faydalanabilmeleri için genel sağlık sigorta primi yatırmaları gerekiyordu. Doğal olarak bunları da yatıramadılar. 5 milyon yakın yatıramadı.. Bakanlığı gittim, bununla ilgili çok uğraştım ve çalıştım. 2020 yılını ertelediler. Koronavirüsünün çıkma ihtimalini bilmiyorduk tabi ki . Ama çokta iyi olmuş aksi halde bu arkadaşlar 2020 yılında hastanelerden faydalanamasalardı kötü bir pandemi dönemi geçirebilirdik. “ sözlerini kaydetti.
“10 MİLYONA YAKIN İŞSİZ VATANDAŞ VAR”
Türkiye’de 10 milyona yakın işsiz olduğunu ve bu anlayışla gidersek bu sayı artmaya devam edeceğini vurgulayan Beko, “Benim en çok canımı acıtan mesele 10 Milyona yakın işsiz kardeşimizin olmadı. Türkiye’de ve dünyadaki pandemi sürecinde can olmaya başladığı günden bu yana kamuda çalışan arkadaşlarımız ve onlarla birlikte emek veren herkese teşekkür ederim. 6 yüz 20 bine yakın sağlık emekçisi görev bekliyorlar. İçlerinde hekimi, hemşire,tıp sekreterleri var. Bunların bir an önce göreve başlaması gerekir diye düşünüyorum . En büyük kanayan yaralardan bir tanesi ise 500 bine yakın öğretmen kardeşimiz atama bekliyor. Ülkemizde 10 milyona yakın engelli vatandaşımız var . 2019 yılında devletin 14 bine yakın açığı var lakin bu açık varken bir engelli arkadaşa bile kadro verilmedi. Bunlar konuşuyoruz lakin sonuç alamayınca üzücü oluyor. “ dedi.
“İŞÇİYİ İŞTEN ATMAK BİR CİNAYETTİR”
Beko, “Ben ayrım yapmadan hangi sendikadan davet geliyorsa gidiyorum ve onların yanında yer alıyorum . İşçiyi işten atmak bir cinayettir. Disiplin kurulu kararıyla atıldıysa ,o disiplin kurulu kararı içerisinde sendikalarında imzası varsa onunla ilgili yapılacak bir şey yok . İşçi atılır mı ?, evet bir çok nedenden dolayı atılabilir . Ama mutlaka kurula gelmesi gerekmektedir. Ama siyasi nedenlerden dolayı işten atılma oluyorsa bu bir sosyal cinayettir ! böyle bir durum olamaz. “ açıklamalarını yaptı.
"MEMLEKET YARARINA NE VARSA ONDAN YANAYIM "
“Memleket yararına ne varsa ben onun yanındayım “ diyen Beko, ”Siyaset niye yapılır, bir ülkenin yer altı, yer üstü kaynaklarını eşit bir şekilde halkına dağıtmak için yapılır. Doğalgaz çıkarıldıktan sonra tabi ki mutlu olurum. Ama bildiğim kadarıyla daha önce de bu doğalgaz açılışıyla ilgili daha önceki bakanlarda müjdeli haberler vermişti. Kullanılması 5 -10 yıl olur ama eğer katkısı varsa teşekkür ederiz. Ama bunu Türkiye’nin kurtuluşu ve geleceği gibi lanse etmek abartılı geliyor. Lakin yine de emeğe geçen herkese teşekkür ediyorum .” dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: