"Kılıçdaroğlu’nu kabul ediyorum' derse ne yapacağız?"
Bahçeli, Binali Yıldırım’ı ziyaretinin ardından, kendisini takip eden gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yayınlanma :
29.01.2019 08:06
Güncelleme :
29.01.2019 08:06


Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, milletler tarihinin yeniden analiz edilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Artık her türlü düşünce insanı, farklı ideolojiye sahip bilim insanları, ülke yöneticileri “insanlığın huzuru”nu sağlayabilecek bir siyasal projeye hazır olmalı. Barıştı, demokrasiydi, şuydu, buydu... Ne yaparsanız yapın “demokrasi” adına yapılıyor ve “demokrasi” adına yapılan bir müdahalede kan akıyor, darbeler yapılıyor. Burada ABD’ye gelişigüzel bir misyon yükleyemezsiniz. Kalkıyor, diyor ki: “Ben, seni istemiyorum, yerine filanı tanıyorum.” ABD burada netice alırsa ne olacak? Bu yanlıştan insanlığı kurtarmak lazım. Bu risk her ülke için geçerlidir. Buna Türkiye, komşu ülkeler, Avrupa ve AB rıza gösterir ise yarın Türkiye’de de, “Ben sizi tanımıyorum. Kemal Kılıçdaroğlu’nu kabul ediyorum” der ise ne yapacağız? “Kemal Kılıçdaroğlu’nu görevlendirdim ben bu konuda” dediği zaman CHP’nin üst yönetimi Maduro için söylemedikleri sözleri bundan sonra nasıl kullanacaklar? Risk burada. Kemal Bey bu söylediklerime alınganlık göstermemeli. Millet iradesinin tercihinin yerine Trump’ın tercihini koyamazsınız” dedi.
Soyer’e yüklendi
CHP’nin İzmir adayı Tunç Soyer için Bahçeli, “Bu ismi “ülkücü” kimliği taşıyan hiç kimse kabul edemez. Onu belediye başkanı olarak görmez. “Devrimci” olan hiç kimse bunu kabul edemez. Ancak 12 Eylül’ün bir avuç yandaşı bunu kabul eder. Siz kalkacaksınız, 12 Eylül’ü yargılayacaksınız, apoletlerini sökeceksiniz. Şimdi kalkıyorsunuz onların savcısının oğlunu aday yapıyorsunuz. Bunun izah edilmesi lazım. Atatürkçü, Kemalist, CHP geleneğini, fikrini samimiyetle savunan, demokrasiden yana tavrını koyan insanların bunu sorgulaması lazım. Fikir kulüpleri olarak girildi, sonra Dev-Genç oldu. 12 Mart’ta, Dev-Genç olarak birlik içinde o dönemin darbe teşebbüslerine muhatap kılındı. Dışarı çıktıklarında çok sayıda bölünmüşlüğe vesile olmuş devrimci hareketin mensupları var. Onlar nasıl kabul edecek? “Benim savcım Nurettin Soyer değildi” mi diyecek? Türkiye’nin esas bu karmaşayı çözmesi lazım. Bu gidişat sağlıklı değil” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: