KENT SUÇUNA İMZA ATANLARI UYARIYORUZ!
TMMOB’dan “emsal artışı” açıklaması: Piyasa koşullarına teslim olarak kenti betonlaştırmanıza, yaşanmaz kılmanıza izin vermeyeceğiz!
Yayınlanma :
14.10.2021 14:11
Güncelleme :
14.10.2021 14:40


çevrelerine çıkar sağlamak için değerlendirmediği bir istisnanın dahi olmadığını bugün yine
görüyoruz. Yaşanan felaketlerin nedeni olan yaklaşımlar, gelecekte yaşanacak felaketlerin
boyutlarını artıracak şekilde afetlerin hemen ardından “çözüm” diye pazarlanan yeni
kararlarda kendini göstermektedir. Piyasanın karlılığını merkeze koyan kentsel politikaların
yarattığı ve neredeyse her doğa olayının afete dönüştüğü kentlerde, kaybedilen canlarımız
hiçe sayılarak deprem sonrasında da ortaya çıkan sorunun çözümü için bugün yine
piyasanın karlılığı referans alınmaktadır.
Öyle bir kamu iradesi ki; müteahhit karı gözetmeksizin, depremzedelerin
sorunlarına çözüm bulmak istemiyor.
Öyle bir kamu iradesi ki; bugün yaşanan barınma sorununun, konut fiyatları ve kira
bedellerindeki artışın temelinde yatan nedeni, aldığı kararla yeniden üretiyor.
Öyle bir kamu iradesi ki; sosyal devlet sorumluluğunu, topladığı deprem vergilerini
yok sayarak depremzedeleri yüksek miktarda ödemelere ile mahkum ediyor.
Geldiğimiz noktada yaşadığımız afetlerde birinci dereceden sorumluluğu bulunan merkezi
ve yerel yönetimler ve doğal olarak siyasi aktörlerin, hesap vermek yerine sorumluluklarını
gizleyecek şekilde bilimsel dayanaktan yoksun ve sermayeyi sevindiren uygulamaları,
TMMOB’ye bağlı meslek odalarının tüm uyarılarına rağmen hayata geçirilmekte ve ileride
yaşanması muhtemel afetler karşısında kentlerimizin kırılgan bir yapıya sahip olmasına
neden olmaktadır.
30 Ekim 2020 depremi sonrasında yapılan çalışmaların tümü depremzedeliği mülk
sahipliğine indirgemekte, ortaya çıkan barınma sorununun müteahhit karı arttığı ölçüde
çözüleceği önerilmektedir. Oysa ki çözüm önerisinin dayandığı kar mekanizmasının
fırsatçılığı, depremin hemen ardından yaşanan kira fiyatları ile açıkça görülmüştür.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisince 1 Mart 2021 tarihinde onaylanan plan notu ile gizli bir
nüfus yoğunluğu artışı getirilmiştir. Getirilen bu gizli artış piyasanın taleplerini kışkırtmış ve
daha fazlasını isteneceği bir düzlem yaratmıştır. Bugün tartıştığımız emsal artışı meselesi
popülist ve piyasacı yaklaşımların bizi hangi sonuçlara götüreceğini açıkça göstermektedir.
Belli bir bölgede veya bir oranda emsal artışı tartışmaya açıldığında bunun o bölge ile
sınırlı kalmayacağı, artışın ise gözü doymak bilmeyen sermayeyi ikna etmeyeceği
bilinmelidir.
1 Mart 2021 tarihinde onaylanan plan notuna ek olarak parsel bazında %20, ada bazında
%30 verilen emsal artışının teknik olarak tartışılacak bir tarafı bulunmamaktadır. Bu
meclis kararı mühendislik, mimarlık ve şehircilik disiplinlerinin varlık nedenleriniortadan kaldırmakta ve ilgili bilimleri hiçe saymaktadır. Onaylanan plan notu ile birlikte
getirilen emsal artışları ile toplamda mevcuda ek %50-60 bağımsız birim artışına ve
dolayısıyla nüfus artışına neden olunacağı ortadadır. Bu durum yeni altyapı, ulaşım, sosyal
donatı, okul, otopark vb. ihtiyaçları yaratacak ve yaratılan yoğunluğun üzerine bu ihtiyaçları
karşılayacak yeni alanlar oluşturulmak zorunda kalacaktır. Bu artış açıkça “İzmir’e
ihanet”tir. Bu kararın altına imza atan belediye başkanları ve meclis üyelerinin İzmir’de
trafik sorunu olduğundan, koku sorunu olduğundan, altyapının yetmediğinden bahsetmeye
ve yoğun bir yağış olduğunda doğal afeti gerekçe göstermeye artık hakkı
bulunmamaktadır. Bu karara imza atanlar bilmelidir ki İzmir’de yaşanacak olası her
afetten birinci dereceden kendileri sorumludurlar.
Tamamen mali koşullara dayalı, kent bütününü ve kentin uzun vadeli çıkarlarını
gözetmeden yapılan emsal artışı ile deprem bölgesinde konut problemini çözmeye çalışan
yaklaşımın bilimsellikle, kamucu yaklaşımla uzaktan yakından ilişkisinin olmadığı açıktır.
İzmir bugün için yoğun trafik problemine ilave olarak küresel iklim değişimine bağlı su ve
enerji gibi problemleri yakın gelecekte yaşayacak illerimizin başında gelmektedir. Hal böyle
iken emsal artışları ile planlama, mimarlık, mühendislik disiplinlerinin her birini göz ardı
eden kendini ana aktörün müteahhit olduğu piyasa koşullarına teslim eden Belediye
Başkanları ve Meclis Üyelerinin 11.10.2021 tarihinde Büyükşehir Belediye Meclisinde
almış oldukları karar açıkça bir kent suçudur. Bu karar açık şekilde piyasacı bir yaklaşımdır
ve iktidar partisinin 20 yıldır kentsel alanda uyguladığı politikalarından hiçbir farkı
bulunmamaktadır.
30 Ekim tarihli Sisam – Kuşadası depremi sonrasında konutlarını kaybeden ve oturulamaz
duruma geldiği için barınma sorunu yaşayan vatandaşlarımıza yönelik olarak konut
sorununun emsal artışıyla çözülebileceğini ifade edip, bu hususa karşı gelecek olanların
üstü kapalı suçlanması piyasacı, popülist yaklaşımın ürünü olup bunu yapanların
görevlerini kötüye kullandıklarını hatırlatıyoruz. Bu durum bizlerin ilk defa maruz kaldığı bir
durum değildir. TMMOB, toplumun ortak yararını içermeyen, günü kurtarmaya dönük, aklı
ve bilimi hiçe sayan bu tip uygulamaları her türlü baskıya rağmen geçmişte de kabul
etmedi bugün de etmeyecektir.
TMMOB’nin 08.10.2021 tarihinde İzmir kamuoyunda yaşanan“emsal artışı”
tartışmalarına ilişkin yapmış olduğu vurguları yeniden hatırlatıyoruz:
“Kentsel yaşam kurgulanırken, kent planlamanın yararlandığı mühendislik bilimleri
üzerinden üretilen verilerden uzak düşerek ve yeni sorunlar yaratarak barınma sorunu
çözülemez! Barınma anayasal bir haktır ve gerekirse kamu kaynakları kullanılarak, bilim ve teknikten kopmadan çözüm üretilmelidir! Bugüne kadar uygulanan yanlış politikalarla yaşam standartları düşen kentlerimizin, artık artan yoğunlukları kaldıracak durumu kalmamıştır! Bu noktada vatandaşlarımızın yaşadığı barınma mağduriyetlerini gidermek adına, merkezi ve yerel otoriteleri mevcut kaynaklarını seferber etmeye çağırıyoruz!
Ülkemiz bütçesinden kamusal yararı tartışmalı büyük projelere, lüks konut projelerine,
doğayı tahrip eden projelere hem yerel hem de merkezi yönetimlerce milyarlarca lira para
aktarılırken, bu mali kaynakların afet bölgelerinde aylardır barınma sorunu yaşayan
vatandaşlarımız için neden devreye sokulmadığını kamuoyunun takdirine sunuyoruz!”
Sonuç olarak; meslek odası sorumluluğu çerçevesinde, depremden zarar gören
vatandaşların kayıplarının devletin sorumluluğunda gerçekçi bir şekilde giderilmesi
çağrısında bulunmak ve yaşanan bu felaketten dersler çıkararak, bir sonraki depremde
veya başka doğal afette muhtemel can ve mal kayıplarını önlemeye yönelik işlemler tesis
edilmesinin sağlamak olduğunu vurguluyoruz. Alınan kararı çözüm olarak pazarlayan,
reklamını yapanlar da gayet bilmektedirler ki; bilimsellikten uzak alınan bu karar yargı
eliyle bozulacaktır. Bu, sadece biz çözümü ürettik ama ile başlayan, sorumluluğu
kendisi almak yerine bu ihanete karşı çıkanların üzerine atan, onları hedef gösteren beylik
cümlelerine temel oluşturmak için yapılan bir gösteridir.
TMMOB'a bağlı meslek odaları olarak bugün İzmir’de hayata geçirilmeye çalışılan ve yarın
başka kentlere örnek olacak olması muhtemel olan, mühendislik, mimarlık ve şehircilik
disiplinlerinin varlık nedenini ortadan kaldıran, yeni afetlere kapı aralayan karardan acilen
vazgeçmelerini bekliyoruz. Aksi halde bilimsel dayanaktan yoksun kararlara karşı her türlü
hukuki girişimde bulunacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi
TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi
TMMOB Mimarlar Odası İzmir Şubesi
TMMOB Orman Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Bilgisayar Mühendisleri Odası İzmir İl Temsilciliği
TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB İçmimarlar Odası İzmir Şubesi
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi
TMMOB Makina Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası İzmir İl Temsilciliği
TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: