Seçime doğru geri sayım devam ederken, partilerin milletvekili listeleri ve teşkilatların performansları bütün siyasi sohbetlerin ortak konusu oluyor.
Seçimin başat aktörlerinden AK Parti’nin milletvekili listesi her iki bölgede beklentilere büyük oranda karşılık verdi diyebiliriz. Görevdeki milletvekillerinin yarıya yakını listede yer bulamazken, listede yer bulan genç ve kadın adaylar teşkilatın arzusunun karşılığıydı.
Tabi ki listelere itiraz yok diyemeyiz. İzmir’le her ne kadar bağları olsa da dışarıdan gelen adaylar, seçmenin ‘İzmir’de bu sıraları dolduracak yeterlilikte siyasi yok muydu’ eleştirilerine maruz kaldı.
Durum Cumhuriyet Halk Partisi’nde çok daha karışık gözüküyor. Her iki bölgede liste başı olan isimlerin, marjinal görüşlerinin yanı sıra parti örgütünde karşılığının olmaması seçmende ciddi tepkiye yol açtı. Milletvekili adayları belirlenirken 6’lı ittifakın listeleri delmesi yetmezmiş gibi, Kılıçdaroğlu’nun ilk kez bir seçimde kurula kendi cebinde listeyle girmesi sürecin ağır eleştirilmesine neden oldu. Aday listesi seçmende şok etkisi yarattı. Bir örnekle durumu izah edeyim, CHP 2. Bölge aday listesinde 2. Bölgede yaşayan vekil adayı yok. YSK’nın ilgili maddesi olmasa kendilerine dahi oy veremeyecekler.
Tabii ki bir de İzmir’deki bilek kavgasının milletvekili aday listesi belirlenirken Ankara’ya kadar yansıması birçok partiliyi ve İzmirliyi heyecanlandıran Zekeriya Mutlu gibi önemli bir ismi liste dışına itti.
Bu kavga burada bitecek gibi gözükmüyor. Parti programlarına yansıyan bu durum Kiraz’da start alan bölge milletvekili adayları tanıtım programında çok net görünüyordu. Heyecandan uzak, çoğunluğu İzmir ve çevre ilçelerden katılan, insandan çok bayrağın olduğu sönük bir havada geçti.
Heyecan demişken birkaç söz de AK Parti ve çiçeği burnunda İl Başkanı Bilal Saygılı hakkında söylemek istiyorum.
Birçoğu ön yargı ve bilinmezlikten kaynaklanan eleştirilerin tamamını taca attı Bilal Saygılı bu süreçte.
Takip ettiğim birçok parti programında partililerin ve seçmenin heyecanı tahmin edilenin çok üstünde idi. Koltuğa oturduğu ilk günden itibaren uzun süredir AK Parti İzmir koridorlarında görmediğim birçok partili ile karşılaştım. Tamamına yakını beklentilerinin çok üstünde bir tevazu ve samimiyetle karşılaştıklarını ve ümitlerinin arttığını, heyecanlarının yükseldiğini anlatıyordu. Bu durumun sandıklara yansıyacağını düşünenlerdenim. İzmir'de seçime en hazırlıklı parti olarak görünüyor.
İş dünyasında var olmanın getirdiği hareket kabiliyeti ve STK tecrübeleri birleşince Bilal Saygılı’nın getirdiği enerji partinin bütün organizasyonlarına ivme kazandırmış gözüküyor.
Bu durumda tabiî ki yüzler gülüyor ve soru işaretleri yerini kararlılığa bırakıyor. Bu durumda üzülenler de oluyor tabii ki, karanlıktan beslenenler ışıktan rahatsız oluyor, fitneden beslenenler aç kalıyor.
İzmir’de iki büyük partide hal böyle iken, bence çıkacak hiçbir sonuç sürpriz olmayacaktır. Seçim çantada keklik değil bu şartlarda.
Seçimin başat aktörlerinden AK Parti’nin milletvekili listesi her iki bölgede beklentilere büyük oranda karşılık verdi diyebiliriz. Görevdeki milletvekillerinin yarıya yakını listede yer bulamazken, listede yer bulan genç ve kadın adaylar teşkilatın arzusunun karşılığıydı.
Tabi ki listelere itiraz yok diyemeyiz. İzmir’le her ne kadar bağları olsa da dışarıdan gelen adaylar, seçmenin ‘İzmir’de bu sıraları dolduracak yeterlilikte siyasi yok muydu’ eleştirilerine maruz kaldı.
Durum Cumhuriyet Halk Partisi’nde çok daha karışık gözüküyor. Her iki bölgede liste başı olan isimlerin, marjinal görüşlerinin yanı sıra parti örgütünde karşılığının olmaması seçmende ciddi tepkiye yol açtı. Milletvekili adayları belirlenirken 6’lı ittifakın listeleri delmesi yetmezmiş gibi, Kılıçdaroğlu’nun ilk kez bir seçimde kurula kendi cebinde listeyle girmesi sürecin ağır eleştirilmesine neden oldu. Aday listesi seçmende şok etkisi yarattı. Bir örnekle durumu izah edeyim, CHP 2. Bölge aday listesinde 2. Bölgede yaşayan vekil adayı yok. YSK’nın ilgili maddesi olmasa kendilerine dahi oy veremeyecekler.
Tabii ki bir de İzmir’deki bilek kavgasının milletvekili aday listesi belirlenirken Ankara’ya kadar yansıması birçok partiliyi ve İzmirliyi heyecanlandıran Zekeriya Mutlu gibi önemli bir ismi liste dışına itti.
Bu kavga burada bitecek gibi gözükmüyor. Parti programlarına yansıyan bu durum Kiraz’da start alan bölge milletvekili adayları tanıtım programında çok net görünüyordu. Heyecandan uzak, çoğunluğu İzmir ve çevre ilçelerden katılan, insandan çok bayrağın olduğu sönük bir havada geçti.
Heyecan demişken birkaç söz de AK Parti ve çiçeği burnunda İl Başkanı Bilal Saygılı hakkında söylemek istiyorum.
Birçoğu ön yargı ve bilinmezlikten kaynaklanan eleştirilerin tamamını taca attı Bilal Saygılı bu süreçte.
Takip ettiğim birçok parti programında partililerin ve seçmenin heyecanı tahmin edilenin çok üstünde idi. Koltuğa oturduğu ilk günden itibaren uzun süredir AK Parti İzmir koridorlarında görmediğim birçok partili ile karşılaştım. Tamamına yakını beklentilerinin çok üstünde bir tevazu ve samimiyetle karşılaştıklarını ve ümitlerinin arttığını, heyecanlarının yükseldiğini anlatıyordu. Bu durumun sandıklara yansıyacağını düşünenlerdenim. İzmir'de seçime en hazırlıklı parti olarak görünüyor.
İş dünyasında var olmanın getirdiği hareket kabiliyeti ve STK tecrübeleri birleşince Bilal Saygılı’nın getirdiği enerji partinin bütün organizasyonlarına ivme kazandırmış gözüküyor.
Bu durumda tabiî ki yüzler gülüyor ve soru işaretleri yerini kararlılığa bırakıyor. Bu durumda üzülenler de oluyor tabii ki, karanlıktan beslenenler ışıktan rahatsız oluyor, fitneden beslenenler aç kalıyor.
İzmir’de iki büyük partide hal böyle iken, bence çıkacak hiçbir sonuç sürpriz olmayacaktır. Seçim çantada keklik değil bu şartlarda.