İZMİR KENT HABER- İzmir Büyükşehir Belediyesi İzenerji ve İzelman bünyesinde çalışan 23 bin işçiyi kapsayan 2025-2026 Dönemi Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri neticesinde uzlaşma sağlanamadığını açıkladı.
Uzlaşmanın olumsuz sonuçlanmasınının ardından DİSK Genel-İş Sendikası tarafından 29 Mayıs tarihinden itibaren grev ilân edildi.
Genel-İş'in sunduğu teklif
Genel-İş, 1 Ocak 2024’te 763,44 TL olan günlük taban ücret için 2.168,18 TL’ teklifte bulundu. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu teklifin , 1 Ocak 2024/2025 dönemi bakımından yıllık yüzde 184 artışa tekabül ettiğini, yıllık 112 günlük ikramiye ile birlikte aylık ortalama en düşük net ücret 82 bin TL ve en yüksek net ücret 94 bin TL, bir çalışan için vergi-sigorta toplam maliyet 154 bin TL olarak hesapladı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sunduğu teklif
İzmir Büyükşehir Belediyesi, 1 Ocak tarihinden itibaren ikramiye dahil aylık en düşük ücret 59 bin TL , en yüksek 76 bin TL olarak teklifte bulundu. Bu teklifin yıllık maliyetini 24 milyar lira olarak hesapladı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yapmış olduğu yazılı açıklama:
zmir Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İzenerji ve İzelman’da toplam 23 bin işçimizi kapsayacak 2025-2026 Dönemi Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde mutabakat sağlanamadığı gerekçesiyle DİSK Genel-İş Sendikası tarafından 29 Mayıs tarihinden itibaren grev uygulamasına başlanacağı ilân edilmiştir. Elbette sendikalarımızın grev çağrısında bulunmaları ve çalışma arkadaşlarımızın bu çağrılara uyarak greve katılmaları hukukî haklarıdır ve tarafımızca saygıyla karşılanmaktadır. Bununla birlikte, Genel-İş Sendikası’nın toplu görüşmelerdeki uzlaşmama kararını ve grev ilânını haklı bulmadığımızı kamuoyumuzla paylaşmak durumundayız.
Genel-İş’in 1 Ocak 2024’te 763,44 TL olan günlük taban ücret için hâlihazırda görüşme masasındaki teklifi 2.168,18 TL’dir. Bu teklif, 1 Ocak 2024/2025 dönemi bakımından yıllık yüzde 184 artışa tekabül etmektedir.
Yıllık 112 günlük ikramiye ile birlikte Genel-İş teklifine göre aylık ortalama en düşük net ücret 82 bin TL ve en yüksek net ücret 94 bin TL hesap edilmektedir ki, bir çalışan için vergi-sigorta toplam maliyet 154 bin TL’ye ulaşmaktadır.
Belediyemizin teklifi, 1 Ocak tarihinden itibaren ikramiye dahil aylık en düşük ücret 59 bin TL, en yüksek 76 bin TL seviyesindedir. İki şirketimizin çalışanları için bu teklifimizin yıllık maliyeti 24 milyar liradır. Genel-İş’in talepleri doğrultusunda oluşacak yıllık maliyet ise 32 milyar TL’yi bulmaktadır. Böyle bir maliyetin belediyemizce karşılanması ne yazık ki mümkün değildir.
Genel-İş’in sunduğu taslakta işe 15 gün devam eden işçi için aylık ücretin yüzde 15’i nispetinde ‘işe devam primi’ talep edilmektedir. Ayrıca yıl içinde sağlık raporu almayan işçilere 46 yevmiye tutarında teşvik primi ödenmesi istenmektedir. Çalışanlarımızın normal çalışma saatlerinde işe devam etmeleri için teşvik pirimi talep edilmesi ve hastalanarak istirahat etmeleri gerektiğinde sağlık raporu almamaları için teşvik primi verilmesi belediyemiz ve iştiraklerimizce kabul edilmemiştir ve edilmeyecektir.
Bunların dışında ‘kıdem zammı’, ‘sorumluluk zammı’, ‘iş riski’, ‘koku primi’, ‘saha primi’, ‘aile yardımı’, ‘çocuk yardımı’, ‘yemek yardımı’, ‘ulaşım yardımı’, ‘birleşik sosyal yardım’ gibi 53 ayrı kalemde yan/sosyal ödeme talep edilmektedir.
Genel-İş teklifinde haftalık çalışma süresi 40 saate çekilmekte, kanunda 30 gün olan kıdem tazminatı 70 güne çıkarılmakta, evlilik izni 7’den 10 işgününe, doğum yapan işçinin (yasal 16 haftaya ek) izni 3’ten 7 haftaya, eşi doğum yapan işçinin izni 7’den 15 işgününe, çocuğu evlenen işçinin izni 5’ten 10 işgününe, resmî daireler nezdindeki işler için izni 2’den 5 işgününe çıkarılması ve bu şekilde 26 ayrı sebeple ücretli sosyal izin talep edilmektedir.
Genel-iş Sendikası’nın Toplu İş Sözleşmesi taslağında yer alan ve hâlihazırda görüşme masasında tuttuğu taleplerinin ülkemiz gerçekleriyle ve belediyemizin sahip olduğu koşullarla bağdaşır yanı bulunmamaktadır. Belediyemizin iştiraki durumundaki şirketler, kanun uyarınca kurulmuş olan ve belediyelere verilen görev ve hizmet alanlarında faaliyet yürütmekle görevli kuruluşlardır. Her ne kadar 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na ‘özel hukuk’ hükümlerine göre kurulmuş olsalar da belediye şirketleri ‘patron şirketi’ değildir, sermayesi ve bütçesi halkımıza aittir ve belediyemize emanet edilmiştir. Korumakla ve basiretli davranmakla yükümlüyüz. Kamucu malî politika, tutarlı malî disiplin, verimli çalışma hayatı ve sosyal devlet ilkesine dayalı bir kaynak yönetimi muhafaza edilmek durumundadır. Bu ilke ve politikanın, çalışanlarımızla birlikte hayata geçirilmesi toplu iş sözleşmelerinin ana temasını oluşturmalıdır. Bu anlamda sürdürdüğümüz toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin ‘karşı tarafı’ yoktur; sendika temsilcileri ve temsil ettikleri işçiler, çalışma arkadaşlarımızdır.
Yinelemek isteriz ki, sendikalarımızın grev çağrısı ve çalışanlarımızın bu çağrılara uyarak greve katılmaları hukukî haklarıdır; bununla birlikte, grev uygulamasında kanun nazarında himaye edilmeyecek eylemlerle karşılaşılması hâlinde hukukî başvurularda bulunacağız.
Kamuoyunun bilgilerine sunarız.
Yorumlar
Kalan Karakter: