İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanvekili Altan İnanç, İzmir'in çöp ve su sorununa ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunarak sorunların çözümü için devleti işaret etti. İnanç, suyun ve çöpün siyaset üstü olduğuna dikkat çekerek merkezi hükümetin katkı koyması gerektiğini belirtti.
İzmir'de çöpün majör bir sorun olduğuna dikkat çeken Altan İnanç, "Çöp sorunu bugünün sorunu değil. Uzun süredir yer arayışının olduğu bir konu. Birçok kez ÇED alınamadı, yöre insanının istememesi nedeniyle yapılamadı. Birçok gerekçe ile yapılamadı. Sorun büyüyerek devam etti. Yargı kararıyla artık Harmandalı'na çöp dökülemeyeceği için bir bertaraf sorunu yaşanıyor. Bergama ve Tire-Ödemiş bölgesinde sorunu olabildiğince gidermeye çalışıyoruz" dedi.
ÇÖP ALANI İÇİN ARAYIŞLAR SÜRÜYOR
AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya'nın, "Yamanlar'da onaylı bir durum söz konusu. Her şey hazır, tesis yapmak istiyorlarsa süreci hemen başlatabilirler" sözlerine yanıt veren CHP Grup Başkan Vekili İnanç, "Yamanlar 15 yıllık bir konu. ÇED alındı, proje hazırdı deniyor ancak öyle olsaydı yapılırdı. Karşıyaka Belediyesi'nin o dönemki başkanının da kamuoyu oluşturması nedeniyle yapılamadı. Şimdi de yeni arayışlar var. Daire Başkanlığımız çalışıyor. Harmandalı yakınında bir yer var, belki oralar kullanılabilir. Başka alan araştırmaları da var. Büyük tesisler değil ama 3-4 ilçeyi kapsayan bölgesel tesisler yapılabilir. Her dönem olduğu gibi bu dönemin de çöp sorunu bu dönemin sorunu. İzmir'in çöp sorununa çözüm bulmak için çalışıyoruz" diye konuştu.
600 BİN TON ÇÖP ÜRETİYORUZ!
İzmirli vatandaşlara çağrıda bulunan Altan İnanç, "Yaşam biçimimizi de değiştirmemiz lazım. Hemşehrilerimizin de belediyelerin işini kolaylaştırıcı davranışlar göstermesi lazım. Bugün yürüyüş sırasında Güzelbahçe'de gördüm. Evindeki yatağı, dolabı, eski eşyalarını atmışlar. Odadan çıkarılan her şey çöpün yanında duruyordu. Kenti belediye temizler, vatandaş kirletir alışkanlıklarını da değiştirmek lazım. Çöpleri evlerde ayrıştırmakla ilgili Büyükşehir Belediyemizin bir projesi var. İzmir'in her tarafına yaygınlaştırılacak. Geri dönüştürülecek atıkları evsel atıklarla karıştırmadan ayrıştırma projemiz var. Çöp büyük bir sorun. 600 bin ton çöp üreten bir kentiz. İzmir'in çöp sorununun büyüyerek devam etmemesi lazım. Belediyeler yeni tesisler yaratırken bir taraftan da daha az kirletmek ve kaynağında ayrıştırma da önemsenmeli" dedi.
SU DEVLET POLİTİKASIDIR
Yaşanan kuraklı sebebiyle DSİ'nin sorumlulukları olduğunu hatırlatan İnanç, "Su konusu çöp konusu gibi bugünün sorunu değil. Ayrıca su sorunu sadece İzmir'in ya da Türkiye'nin değil. Küresel ısınma nedeniyle dünyanın çeşitli yerlerinde su krizleri var. Hem çöp hem su sorunu siyaset üstüdür. Siyasi bakmamak lazım. Sadece yerel yönetimlerin çözeceği sorun değil. Merkezi hükümetin çöp ve su sorununa katkı koyması lazım. Su sorununda da su kaynağı yaratmak, baraj yapmak DSİ'nin görevi. İzmir'e uzun yıllar baraj yapılmadı. En son İzmir'in su alacağı düşüncesiyle Gördes Barajı yapıldı ancak su tutulamıyor. İzmir'e su vermesi gereken o kaynak da kullanılamıyor. İzmir içme suyunun önemli bir bölümünü yer altı sularından sağlıyor. Mevsimin kurak gitmesi bu süreci hızlandırdı ve kriz aşamasına geldi. Çeşme'de Karareis Barajı ile ilgili tartışmaları eksik ve yanlış buluyorum. O barajdan arıtmasız olarak sisteme verilmesi önerileri üzerinden ciddiyetle düşünülmesi gereken öneriler. Su aynı zamanda sağlık demek. Arıtmadan su verilmesi hemşehrilerimizin sağlık sorunlarıyla karşılaşmasına neden olur. Çözümler bulunmalı. Ancak burada da hemşehrilerimize görevler düşüyor. Kullandığımız suyun önemli bölümü tarımsal sulamada kullanılıyor. Tarımsal kullanımda da vahşi sulamadan vazgeçip damlama sulama gibi teknikler kullanılmalı. Bunun için de çiftçiye destek olunmalı. Sadece yerel yönetimlerin yapacağı iş değil, bir devlet politikası olarak düşünülmeli" ifadelerine yer verdi.
SÜNGER KENT KISA VADEDE OLMAZ
İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Tunç Soyer'in Sünger Kent projesi konusunda yaptığı açıklamayı da yorumlayan Altan İnanç şunları söyledi:
"Sünger Kent projesi yağmur suyu hasadını esas alan bir proje ve kısa vadeli değil. Parkı, yolu, altyapıyı, binayı yaparken planlanması gereken projeler. Yağmur suyu hasat edilmeli. Tarımsal sulamada ve park bahçe sulamasında temiz su yerine yağmur hasadıyla elde edilen su kullanılmalı. Bunlar doğru düşünceler. Ancak kısa vadede hayata geçirilecek projeler değil. Bir park yaparken yakınlarında yağmur hasadı yapılacak depolama sistemleri yapılabilir. Sünger Kent dediğimiz şey de bu zaten. Burhan Özfatura döneminde böyle bir projesinin olduğunu söylemiş. Çiğli arıtmadan çıkan suyun yeniden hem tarımsal sulamada hem de sanayi bölgelerinin su ihtiyacını karşılamada kullanılabileceğini söylemişti. Bunlar değerli düşünceler. Önümüzdeki yıllarda su sorununun çözümüne katkısı olabilir"
Kaynak- Ege'deSonsöz
Yorumlar
Kalan Karakter: