İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca'nın 'İZFAŞ 3 akşam yemeği için 1,3 milyon TL harcadı' açıklamasına İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden gelen cevaba Atmaca, ''İzmirli'ye kent lokantası, kendilerine rant sofrası'' cevabıyla karşılık verdi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca, dün gerçekleştirilen İZSU Genel Kurulu’nda, 3 Eylül 2025’te Marriott Otel’de düzenlenen akşam yemeği için 745 bin 349 lira, Monteis Köşkü’ndeki yemek için 536 bin lira, Urla’daki başka bir yemek için 63 bin 640 lira ve 6 günlük Çin seyahati için 2 milyon 980 bin lira harcandığını dile getirmişti. Bu çıkışın ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin açıklama yaparken, Atmaca Büyükşehir'e cevap verdi.
AK Partili Atmaca, ''Turizm sadece ekonomik bir sektör değil. Turizm aynı zamanda barış, saygı, kültür alışverişi ve iletişim demek. Bunlar geleceğe dair umut taşımaya imkân veriyor. Turizmde yaptığımız iş sadece ticari hacmi büyütmekle ilgili değil. Aynı zamanda küresel barışı sürdürebilir hale getirecek bir çalışma turizm.” Bu cümlelerin sahibi kim? Tunç Soyer.
“Ben İzmir'i bir turizm kenti yapmayı düşünmüyorum. Böyle bir hayalim yok.” Bu
cümlenin sahibi kim? Cemil Tugay. Devamında ne diyor? “Kentin altyapısını, üstyapısını
iyileştirmeden, trafik, su, çevre temizliği gibi temel sorunları düzeltmeden turistleri İzmir’e
çekmeye çalışmamalıyız. Ayrıca, öncelikle İzmir halkının bu kentte huzur içinde, sağlıkla
yaşamasını, şehrin nimetlerinden faydalanmasını sağlamalıyız.” İki yılını doldurmaya yaklaştığı
bu günlerde sözünü ettiği altyapı, üstyapı, trafik, su çevre temizliği vb kronik sorunlar konusunda ne yaptı? Hiç… Aynı Cemil Tugay başka ne yaptı? Tunç Soyer döneminde Avrupa’da kurulan, halihazırda İzmir’i Avrupa’ya tanıtan, Avrupa ile İzmir arasında iş birlikleri oluşturan, kent ve kamu diplomasisi yapan, İzmir’in kıymetini anlatabilmek için kurumsal lobicilik faaliyetleri yürüten, Avrupa’daki kurumlarla stratejik ortaklık geliştiren, İzmir’e yatırımcı çekmeye çalışan, gelişmiş kentlerin bilgi ve birikimini İzmir’e aktaran İzmir Tanıtım Ofisleri’ni kapattı. Hangi gerekçeyle? “YARARSIZ” ve “YÜKSEK MALİYETLİ” olduğu gerekçesiyle…
Her yıl İzmir’li hemşerilerimizin milyarlarca parasını şirketlere aktararak buharlaştırıyorsunuz
''Siz Avrupalı’yı yemekle tavlıyacağınızı sanıyorsanız aldanıyorsunuz.'' diye açıklamasına devam eden AK Parti Grup Szöcüsü, ''Bu bir vizyon meselesi ve o vizyon maalesef sizde yok! Zaten bu kadar uzun ve detaylı açıklama yapmanızı suçüstü yakalanmanıza veriyoruz. 2 yıldır şirketlerde “İSTİSNAİ” kapsamda yapılan yemek, organizasyon vb. ihalelere dikkat çekmeye çalışıp, bu tür organizasyonlarda neden Büyükşehir Belediyesi’nin GRAND PLAZA Şirketini kullanmadığınızı soruyoruz. Gelen misafirleri kent lokantasına götürün demiyoruz ama, bu yemekleri Grand Plaza Şirketimizin işlettiği NEFES RESTAURANT ya da ASANSÖR RESTAURANT’ ta gerçekleştirseydiniz incileriniz mi dökülecekti? Her yıl İzmir’li hemşerilerimizin milyarlarca parasını şirketlere aktararak buharlaştırıyorsunuz. Karşılığında daha çok büyüyen bir kara delik var. İzfaş’ın ihalelerini 2024 yılında da dile getirmiş uyarılarımızı yapmıştık. Ama nafile nefes tüketmişiz, görüyoruz ki konserler, organizasyonlar ballı ihaleler tam gaz devam ediyor. İzbeton , Egeşehir ve kooperatifler arasında kurulan bermuda şeytan üçgeni binlerce insanımızın yüzlerce Belediye personelimizin geleceği, hayalleri ve milyarlarca parası yok oldu. Ama siz hala bu insanları milyarlarca Lira ödemeye zorluyor, üstü kapalı tehdit ederek dairelerini alamayacaklarını ima ediyorsunuz. İzfaş, 9 Ağustos 2023 yılında 50 bin TL sermayeyle kurulmuş İstanbul merkezli şirkete 26.08.2025 tarihinde 2.418.000 TL organizasyon işi, aynı tarihte 7.500.000 TL bedelle söyleşi adı altında organizasyon işi, 31.950.000 TL bedelle konser, 3.335.000 TL bedelle tek seferlik oyun parkuru hizmet alımı, ayrıca 2025 yılı içerisinde kimlerin istifade ettiğini bilmediğimiz yaklaşık 25 milyon TL tutarında lüks otellerde konaklama hizmet alımı İSTİSNAİ kapsamda yani 4734 Sayılı İhale Kanunu kapsamı dışında gerçekleştirilmiştir. Size soruyoruz, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Özrünüz kabahatinizden büyük! Bir taraftan hizmet alımı yoluyla taşeron işçi çalıştırıp, personel fazlalığı var algısını oluşturuyor, diğer taraftan bu israf, savurganlık ve kötü yönetimin faturasını emekçilere kesiyorsunuz. Yüzlerce emekçi yüreği elinde ne zaman işten çıkarılacağım kaygısıyla stres altında ezilirken, diğer taraftan birilerine yakın emekçi görünümlü kişiler konumlarını koruyup keyif içerisinde hayatlarını devam ettiriyor. Ya siz? Siz de o etkinlik senin, bu yemek benim gününüzü gün ediyorsunuz. Sonra da emekçi maaşları üzerinden nutuk çekip, “klimayı 28 dereceden 24 dereceye düşürün” şovu yapıyorsunuz. İzmir’li hemşerilerimiz artık bunu yemiyor bilesiniz. Dürüst olun, şeffaf olun, İzmir’linin parasını bir takım şahıs ve şirketlere peşkeş çekmeye son verin.''













Yorumlar
Kalan Karakter: