İzmir’imiz için, Altay ile Altınordu’nun Süper Lige çıkma konusundaki çok özel günlerindeyiz!..
Finale giden yolda;
İzmir adına ilk maç, 22 Mayıs 2021 Cumartesi günü 18.00’de İstanbul Esenyurt Necmi Kadıoğlu Stadında; hakem Arda Kardeşler yönetiminde İstanbulspor-ALTAY arasında.
İzmir adına 2. Önemli maç ise yine 22 Mayıs 2021 Cumartesi günü saat 21.00’de Samsun Yeni 19 Mayıs Stadında; hakem Abdulkadir Bitigen yönetiminde Samsunspor – ALTINORDU arasında.
Bilindiği üzere: İlk maçlarda ALTAY İzmir’de İstanbulspor’u 3-2 : Altınordu da Samsunspor’u 1-0 yenmişti.
Dileriz ki her iki takımımız da yarın oynayacakalrı deplasman maçlarından galip gelirler ve finali ikisi oynarlar. Sonuç olarak da İzmir’imiz Süper Ligde. GÖZTEPE’nin ardından 2. bir takımına daha kavuşmuş olur.
Keşke mümkün olsa da hem Altay hem de Altınordu her ikisi birlikte süper lige çıkabilseler.
Söz Altay ve Altınordu’dan açılmışken biraz da bu iki güzide takımımızın temsil ettikleri tarihî misyondan söz edelim değerli okurlarım:
Ne sıcak ve estetik bir anlam güzelliğine sahip bir kelimedir Altay kelimemiz!.
İlk anda al al tayları çağrıştırır zihin dünyamızda… Sonra da, al al tayların eteklerinde özgürce koşuşturduğu Altay Dağlarını çağrıştırır, Asya’da ana yurudmuzda…
Altay kulübünün kuruluşu 16 Ocak 1914’tür!.. Kurulduğu yıllar, altı yüz yıllık bir imparatorluğun; Osmanlı’nın çöküşünün son demleri: 1. Dünya savaşının başladığı yıllar. Düşman donanmalarının Çanakkale Boğazını geçmek için durmadan seferler düzenlediği ve siperleri bombardımana tuttuğu demler…
İzmir’de Rum, Ermeni, İtalyan vb diğer unsurların politik, ekonomik, sportif baskılarına karşı bayrak açan, Rum metropoliti Hiristosmos ve avanesine karşı gençleri milliyetçilik duygularıyla donatmış, bilinçlendirilmesi görevini üstlenmiş ve Türk Millî Mücadelesinin atar damarı olmuştur Altay. Azınlıkların klasik döneme ait takım isimlerine karşılık kurucularının da Türklerin ana vatanını çağrıştıran Altay ismini seçmeleri Türk milliyetçiliği duygularının bir tezahürüdür. Türk Ocağı da kulübün hamilerinden birisidir.
İzmir’de kurulan ve halen Yunanistan’da spor faaliyetini devam ettiren Paniainios, Apollon, Garibaldi, Pelops, İskoş ve Evangilidis gibi azınlıkların kurduğu takımlara karşı milliyetçilik hisleri ile yanan gençler, Türkçülük hareketini spor sahalarına taşırlar. Bu noktadan hareketle de zaman içinde hem temsil ettiği mânâ hem de spordaki başarıları sebebiyle “Büyük Altay” unvanını kazanmıştır spor severlerin gönlünde Altay.
Merhum Başbakan Adnan Menderes, Altay’ın kalecilerindendir. İttihat ve Terakki Cemiyeti mensubu Celal Bayar’ın Altay’ın kuruluşunda büyük emeği vardır. Bir dönemin başbakanlarından Şükrü Saraçoğlu da yine Altay kulüp tarihinde önemli bir isimdir. Bir nolu kurucusu Mustafa Necati ile iki nolu kurucusu Vasıf Çınar da yine Millî Eğitim Bakanlığı yapmış isimlerdir.
29 Ekim 1923’te Türkiye Cumhuriyetimizin dünyaya ilân edilişinin üzerinden bir ay geçmişken 26 Aralik 1923’te İzmir’de kurulur Altınordu Futbol Kulübümüz.
Bu kuruluşa; Süleyman Ferit Bey (Eczacıbaşı), Ahmet Şerafettin Bey, Kemal Kamil Bey (Aktaş), Edip Berkant Bey, Eczacı Sermet Bey, Numanzade Ali Rıza Bey, Muallim Mehmet Rıza Bey, Doktor Hacı Hasanzade Ethem Bey, Katip Selami Bey, Cerrah Necipzade Ali Bey ve Eczacı Rıza Bey imza atarlar.
Forma renklerinden kırmızıyı; Kurtuluş Savaşımızın şehit ve gazilerinin vatan toprağını sulayan kanlarının rengini; laciverti ise sağlamlığı ve gücü temsil eden çeliğin rengi olduğu için aldıklarını beyan ederler Altınordu’yu kuran yöneticileri,
Altınordu’nun asıl en derin ve en amlam yüklü değeri ise isminde ifade eder kendisini. İşin bir diğer güzel yanı aynı zamanda İstanbul’da da Altınordu adını alan bir futbol kulübü vardır.
Düşman denize dökülmüş, vatan kurtulmuş, kahraman ordumuz büyük bir zafer kazanmıştır. İşte bu muhteşem tabloya yakışır bir isim aranmaktadır. İlk olarak Zafer, Hilal ve Kurtuluş isimleri üzerinde durulur. Göktürk ve Sakatürk isimleri ağırlık kazanır. Muallim Mehmet Rıza Bey, Göktürk isminde ısrar etmektedir. Toplantıyı idare eden Süleyman Ferit Bey (Eczacıbaşı), “Ben de bir Türk ismi buldum, yine büyük bir Türk İmparatorluğu olan Altınordu ismini kulübün adı yapalım” fikrini orntaya atar. Bu teklif hiç itirazsız kabul edilerek kulübün ismi Altınordu olarak kabul edilir. Süleyman Ferit Bey de hem Altınordu’nun isim babası, hem de kurucu başkanı olur.
Altınordu ilk resmî maçını Altay ile oynar ve 2-1 kazanır.
Her iki takımımıza da Süper Lig yolunda aşarı diledikten sonra konuyu Mustafa DENİZLİ’ye getireceğim…
Çok değerli spor insanı sevgili Mustafa DENİZLİ, 1949 İzmir/Çeşme doğumludur ve ülkemizin yetiştirdiği çok önemli spor insanlarından birisidir.
Altay’da 18 yıl aralıksız süren futbolculuğunda Türk Millî Takımı formasını da giydi: İlk maçı olan 6 Nisan 1977'de Finlandiya ile oynanan hazırlık maçında ilk golünü kaydederken ben de Ankara’da DTCF öğrencisi olarak Ankara 19 Mayıs Stadyumunda Mustafa Denizli’yi alkışlıyordum
Futbolculuğunun devamında başladığı teknik adamlığında ülkemizin Süper Lig'de 3 Büyükler olarak bilinen Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'da şampiyonluk yaşayan teknik direktör olma başarısını göstermiş olan tek spor insanıdır.
Şimdi geçenlerde Mustafa Denizli’nin isminin Alsancak Stadına verilmesi gündeme gelmişti. Sanırım playoff karşılaşmalarından dolayı konu maçların sonrasına bırakıldı.
Nasıl ki İstanbul’da Fatih Terim adı, Trabzon’da Şenol Güneş adı stadlara verildiyse; İzmir’de Gürsel Aksel adı verildiyse şimdi de Alsancak stadına Mustafa Denizli adı eklenerek verilmelidir.
“ALSANCAK MUSTAFA DENİZLİ STADI” olarak verilmelidir isim. ALSANCAK ADI DA YAŞATILMALIDIR.
Çünkü Alsancak adı 9 Eylül 1922’de güzel İzmir’imizde noktalanan İstiklâl Harbimizin hatırasını taşımaktadır. Bu hatıra da yaşatılmalıdır…
Sevgiyle…